Türkiye bütün güç haritalarının “düğüm noktası” haline geldi. Barış masası kurabilen tek ülke. Olmadığı masadan imza çıkmaz! İçerideki ‘yabancı’lar un ufak oluyor. Daha büyük sürprizler gelecek! Biz haklı çıktık, onlar kaybetti.

“`html

Ahmed Şara

, Irak’ta Amerikan askerleriyle çatıştı. Suriye’de
HTŞ

kuruluşunu gerçekleştirdi. ABD,
10 milyon dolarlık ödül

ile aranan
teröristler

listesine alındı. Zamanla
Baas rejimi

devrildi ve Suriye’nin Devlet Başkanı oldu.
Geçtiğimiz günlerde ABD Başkanı
Trump

, Riyad’da Şara ile görüştü. Ne söyledi? “
Genç, karizmatik, kararlı bir figür. Gerçek bir savaşçı ve lider…” Terörist olarak damgalanan bu kişi şimdi “gerçek bir lider” olarak tanımlanıyor. Bu çelişki, ABD’nin tutumunun karmaşıklığını gösteriyor.

Dönüşüm hakkında en fazla ders veren hikaye budur.
Tabii ki, koşullar evrildi. Trump artık yönetimdeydi. Ama bu durum,
ABD’nin terör listesi ve terörist tanımlamaları, ulusal çıkarlarını korumak adına milletleri haritadan silme girişimlerinin bir parçasıydı.

Buna inananlar, kendi ülkemizin ve coğrafyamızın gerçeklerine sırtını dönmüşlerdir; bu da yıllarımızı ve kaynaklarımızı heba etmiştir.
BİZ İNANDIK, KARŞI DURDUK, HAKLI ÇIKTIK.

ONLAR GÜÇ KAYBETTİ, BİZ GÜÇ KAZANDIK.

Biz bu kavramlara asla itibar etmedik, bu söylemler karşısında teslim olmadık ve nihayetinde haklı çıktık.
Çünkü, dünya düzeni

güçlünün kurduğu, haklının değil. Sömürgeci bir yapıdır; adaletin değil. Batının kibri
milletlerin var olma hakkının değil. Biz, büyük tarihin süzgecinden baktık ve orada durduk.

Bugün dünya da bu noktaya geldi.
Trump, Muhammed Selman ve Ahmed Şara

Riyad’daki üçlü zirveye
Cumhurbaşkanı Erdoğan

video konferans yoluyla katıldı. Türkiye ve Suudi Arabistan,
Suriye’ye yönelik ambargoların kaldırılmasını talep etti ve Trump, bu talepleri yerine getirdi.

Suriye’nin uluslararası sisteme hızlı bir şekilde dahil edilmesi için kapılar açıldı.
Fırat’ın doğusundaki

DAEŞ
hapishanelerinin

PKK/YPG’den alınarak Suriye yönetimine devredilmesi kararlaştırıldı. ABD bu durumu onayladı. PKK’nın kendini feshetmesinin ardından
YPG

‘nin “
DAEŞ’le savaşıyoruz”

gerekçesi de geçersiz hale geldi. Suriye’deki işgalin sona erdirilmesinin ve
YPG’nin kendini feshetmek zorunda kalacağının

işaretleri belirginleşti.
TARİH HIZLA AKIYOR,

EZBERLERİ BOZUYOR.
KÜÇÜK YERLER, FAALİYETLER DAHA BÜYÜK OLACAK.

Bir kaç yıl önce
uluslararası terör listesinde

hedef gösterilen bir kişi aniden “
övgüye değer bir lider”

haline gelebiliyor. Bunun nedeni “
ABD’nin desteğiydi”

şeklinde bir yaklaşımla anlaşılmamalıdır. Evet, bu görüşe kapılabilirsiniz. Bu sadece mevcut olayları anlayamayanların sığ bir bakışıdır.
Fakat durum o kadar basit değil. Bunun arkasında yatan sebep,
tarihin, derin anlamda, hızlı bir şekilde akıp gitmesidir; büyük kırılmaların yaşanıyor olmasıdır.

Uluslararası düzenin, geçmiş normların, başat kurumların ve sözleşmelerin çökmesi;
BM’nin yerine;

global düzeyde öne çıkan yeni oyuncunun ve
liderlerin normlarının

Related Posts

Avrupa kırmızıya büründü: Borsalar çalkantılı

Avrupa borsaları, haftanın ikinci işlem gününü negatif seyirle kapattı. Yatırımcıların odağında Portekiz’in Sintra kentinde düzenlenen Avrupa Merkez Bankası (ECB) Merkez Bankacılığı Forumu vardı. İngiltere borsası dışındaki tüm büyük borsalarda …

AJet’in Suriye uçuşları başladı!

AJet, Suriye’nin Şam kentine ilk uçuşunu gerçekleştirdi.

Buğday hasadında sona yaklaşıldı: 7 bin ton rekolte bekleniyor

Menteşe İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, Emirbeyazıt Mahallesi başta olmak üzere ilçe genelinde hububat üretiminin ekiminden hasadına kadar tüm aşamalarında çiftçilerin yanında yer aldı. 2025 yılı üretim sezonunda arpa, yulaf ve tritikale …

Elektrikli araç şarj soket sayısı mayısta arttı

Elektrikli araç şarj soket sayısı mayısta önceki aya göre yüzde 4 artarak 30 bin 680’e yükseldi.

En düşük emekli aylığına düzenleme! AK Partili Güler tarih verdi

AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler TBMM’de en düşük emekli maaşıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye’nin dış borcu 527,5 milyar dolara ulaştı!

Hazine ve Maliye Bakanlığı, 31 Mart itibarıyla Türkiye’nin brüt dış borç stokunun 527,5 milyar dolar, net dış borç stokunun ise 264,1 milyar dolar olduğunu açıkladı.