2008 ekonomik krizinin öncülerinden biri olan ve yatırım dünyasında “Big Short” lakabıyla tanınan Vincent Daniel, bu kez de doların geleceği hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Bu durum, dolaylı olarak Bitcoin için de olumlu bir gelişmeye işaret etti.
Vincent Daniel, dolara yönelik güvensizliğine işaret etti
CNBC’de yayınlanan Fast Money programına konuk olan Daniel, Bitcoin’e olan yatırımının temel sebebinin ABD dolarının zayıflaması olduğunu belirtti. Daniel, “ABD dolarının erimesi Bitcoin’e olan olumlu bakış açımızı destekliyor” şeklinde konuştu. Geçmişte Microstrategy’ye yatırım yapan ancak sonrasında zararını kesmek zorunda kalan Daniel, Bitcoin’e olan güvenini koruduğunu ifade etti. “Yanlış olduğumuzu anladığımızda çekilmek zorundayız. Microstrategy’deki zararımızı kestik ancak Bitcoin’i elden çıkarmadık. Çünkü ABD doları ve fiat para birimlerinin büyük bir değer kaybı yaşayacağını düşünüyoruz” dedi.
Daniel’ın ortağı Porter Collins de benzer görüşlere sahip. Altın dışında Bitcoin’in de doların erimesine karşı korunmak için tercih edilebilecek varlıklar arasında olduğunu belirten Collins, “Klasik bir fikir olan altını değil, farklı bir yaklaşım sunacağım. Doların değer kaybetmesi tezimiz var. Bu kapsamda altın, gümüş, platin ve evet, Bitcoin’e yatırım yapıyoruz” şeklinde konuştu. ABD’nin her 100 günde bir trilyon dolar borç yükü altına girdiğine dikkat çeken Collins, “Cebinizdeki 1 doların yarın daha az değeri olacağını düşünün” ifadelerini kullandı. Bilindiği üzere ABD’nin şu anki borç yükü 34.997 trilyon doları aşarken, açık büyüklüğü ise 1.268 trilyon dolar seviyesinde bulunuyor.
Bitcoin imajı güç kazanıyor
Daniel ve Collins’in açıklamaları, Bitcoin’in dijital altın olarak görülen imajını güçlendiriyor. Yatırımcıların enflasyonist ortamlarda değer kaybına uğrayan fiat para birimlerinden korunmak için alternatif yatırım araçlarına yöneldiği biliniyor. Bitcoin, bu bağlamda sınırlı arzı ve merkeziyetsiz yapısıyla dikkat çekiyor. Ancak uzmanlar, Bitcoin’in yüksek volatiliteye sahip olduğunu ve yatırımcıların riskleri göz önünde bulundurması gerektiğini vurguluyor. Kripto para piyasasının düzenlenmemesi ve geleceğiyle ilgili belirsizliklerin devam etmesi de yatırım kararlarında önemli faktörler olarak değerlendiriliyor.
Öte yandan, Daniel ve Collins gibi deneyimli yatırımcıların Bitcoin’e olan ilgisi, kripto para birimine olan güvenin artmasına katkı sağlayabilir. Eğer doların değer kaybı öngörüldüğü gibi gerçekleşirse, Bitcoin’in talebi artabilir ve fiyatında yükseliş yaşanabilir. Ancak bu senaryonun gerçekleşmesi için birçok ekonomik ve jeopolitik faktörün birlikte değerlendirilmesi gerekiyor. Sonuç olarak, “Big Short” ekibinin Bitcoin’e olan yatırımı, kripto para piyasasını yakından takip edenler için önemli bir gösterge olabilir. Ancak yatırım kararları her zaman kişisel risk toleransı ve portföy çeşitliliği göz önünde bulundurularak verilmelidir.