1 Eylül 2023 tarihinde devreye alınan zorunlu arabuluculuk sistemiyle birlikte kiracı ve ev sahiplerinin uyuşmazlıkları çözüme kavuşmaya başladı. Arabuluculukla birlikte pek çok kira sorunu davadan dönerken, taraflar bir şekilde uzlaşmayı başardı.
Gerçekte yaşanmış iki önemli arabuluculuk örneğini milliyet.com.tr’ye açıklayan Türkiye Arabulucular ve Arabuluculuk Merkezleri (TURAMEP) Sözcüsü Av. Dr. Umut Metin şu ifadeleri kullandı: “Arabuluculuk iyi ki kira uyuşmazlıklarında yürürlüğe girdi. Çünkü adliyelerde birikmiş çok ciddi bir kira uyuşmazlığı sorunu var. Böylelikle arabuluculuk hem adliyelerde toplumun davalaşmasını engelledi hem de mevcut davaları da ortadan kaldırmak, adliyedeki yükü azaltmak açısından fayda sağladı.
‘YILDA 2 KEZ KİRA ARTIŞI BELİRLENDİ’
Gerçekte yaşanmış bir arabuluculuk olayından bahsetmek gerekirse kiracı ile mülk sahibi arasında bedelde bir uyuşmazlık vardı. Ödenen aylık kira bedelinin çok düşük kaldığı bir noktayla karşılaşmıştık. Mülk sahibi ise piyasadaki güncel kira tutarının mevcut kiradan 6 kat daha fazla olduğunu ifade ediyordu. Bu durum aslında kiracının da farkında olduğu bir durumdu.
Kademeli bir artış planlaması yapıldı. Aylık kira, kiracı tarafından 4 bin TL olarak ödeniyordu. İlk 6 ay için kira 8 bin TL yapıldı, sonrasında ikinci 6 ay için de kiranın 14 bin TL olması konusunda anlaşma sağlandı. Yani kira yıl içinde, kademeli olarak 2 defa artırılarak emsal kiraların yine altında bir noktaya geldi. Ancak nihayetinde çok önemli bir düzeyde artırılması konusunda anlaşma sağlandı. Tarafların ikisi de bu anlaşmadan mutlu oldu. Kiracı da zaten kirasının düşük olduğunu biliyordu.
Mülk sahibi de emekli bir vatandaştı. Günün ekonomik koşullarında rayice yakın bir bedelle yeni kiranın belirlenmesi emekli mülk sahibi için de oldukça önemliydi. Taraflar arabuluculuk sayesinde birbirini daha iyi anladı.
İKİNCİ ÖRNEK: DAVAYI SONA ERDİRDİLER. 20 BİN TL KİRA BEDELİNDE ANLAŞTILAR
Bir başka arabuluculuk örneğinde ise bir dava varken arabuluculuk anlaşması sağlandı. Kiracı ve mülk sahibi arasındaki uyuşmazlıkta mahkemede kira tespit davası devam ediyordu. Kira tespit davasında yapılan bilirkişi incelemesi ile, benzer konutlarda çevredeki rayiç kiraların aylık 24 bin TL seviyesinde olduğuna dair rapor geldi.
Normal süreçte mülk sahibi veya kiracı rapora itiraz edecek, belki yeniden bilirkişi incelemesi yapılacak ve sonunda hakim de bir karar verecekti. Hakimin kararından sonra taraflar bu karar karşısında üst mahkemeye gidecekti. Süreç daha da uzayacaktı. Taraflar dava süreci içerisinde davaya devam etmek yerine, arabulucuya giderek, arabulucu huzurunda aylık 20 bin TL kira üzerinden anlaşmaya vardılar. Böylece dava da ortadan kaldırılmış oldu.
Eğer arabuluculuğa başvurmak yerine, bu dava devam etseydi yıllarca sürecek bir dava dosyasının daha Türk yargı sisteminde bulunması sağlanırdı. Arabuluculuk hem davadan önce hem dava sırasında hatta davadan sonra bile uygulanabilen bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Toplumsal barışa hizmet eden arabuluculuk mevcut uyuşmazlıkları geride bıraktığı gibi, tarafların birbirini daha net anlamasına imkan vererek yeni sorunların oluşmasına da engel oluyor. ”